Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, kuru kayısı üretiminde pestisitin dikkatli kullanılması ve miktarın azaltılması gerektiğini söyledi. Avrupa Birliği tarafından uygulanan pestisit analizlerinde, geçerli sınırın düşürüldüğünün altını çizen Özcan, hatalı ilaç ve doz kullanımının ihracata engel oluşturabileceği uyarısında bulundu.
Malatya Ticaret Borsasında basın açıklamasında bulunan Özcan, “Artık mevsimsel olarak 2025 yılında, biliyorsunuz, kayısı üretiminde tomurcuklanma dönemine girdik. Tabii şehrin de bugünden sonra aslında en önemli gündem maddelerinden bir tanesi, 2025 yılında kayısı üretimine artık bir başlangıç yapacağız, inşallah. Hem kamuoyunu bilgilendirmek hem de üreticiye sizlerin aracılığıyla ulaşmak amacıyla bir araya geldik. Biliyorsunuz, son yıllarda özellikle kuru meyve grubunda da narenciye grubunda da yurt dışında bir ilaç kalıntısı krizi ile karşı karşıyayız. Kayısı da bu anlamda son zamanlarda ciddi anlamda Avrupa’da ve dünyanın diğer ülkelerinde çeşitli tahlil ve tetkiklere tabi tutuluyor ve bunun sonucunda da kuru meyvede de yaş kayısıda da ciddi ilaç kalıntılarından kaynaklanan krizler yaşıyoruz. Bugün özellikle bu hususta üreticimizi bilgilendirmek anlamında bir araya geldik. Son günlerde bununla ilgili önemli toplantılar gerçekleştiriyoruz. Tarım İl Müdürlüğümüzün aslında önderliğinde, Sayın Valimizin de bilgisi dâhilinde, bu yılı ilaç kalıntılarıyla mücadele yılı ilan etmek istiyoruz. Çünkü kayısıda sadece fiyata odaklı bir tablodan çıkıp, tarlada üretimde başlayan zorluk ve sıkıntılardan, daha sonra ihracata gittiğimiz döneme kadar yaşadığımız problemleri ve ihracatta yaşadığımız sorunları da biraz daha ön plana çıkarmak istiyoruz.” dedi.
“Kriz tarlada başlıyor”
Kayısının en kıymetli kuru meyvelerden biri olduğuna dikkat çeken Özcan, “Tabii buradan şunu ifade edeyim: Şu anda Malatya’daki tablo, yaklaşık olarak Malatya’da ova dediğimiz bölümde tomurcuklanma dönemi ve rakımı düşük bölgelerde artık çiçeklenme dönemine girdik. Buradan üreticilerimize, bu hususta bize mutlaka yardımcı olmaları gerektiğini ifade edeyim. Bizim ürettiğimiz bu ürün, dünyanın en kıymetli kuru meyve grubu ürünlerinden biri olduğunu hepimiz farkındayız. Kamuoyunun, üretenin, kamunun, ihracatçının, tacirin, tüccarın kayısıya sahip çıkması gerekiyor. Bu, şehrin gerçekten sosyal anlamda da ekonomik anlamda da çok önemli bir değeri. Dolayısıyla bu kriz tarlada başlıyor. Yani üretim kalitesini artırmadığınız sürece rekabette istediğiniz yere ulaşamıyorsunuz. Burada yapmak istediğimiz şey şu: Son zamanlarda ilaç kalıntılarından kaynaklanan ihracattaki zorlukları, öncesinden ilaçlama döneminde alacağımız tedbirlerle, ihracatı zor durumda bırakacak her türlü problemi ortadan kaldırmak istiyoruz. Ürettiğimiz ürünün %90’ını ihraç ettiğimizi unutmamalıyız. Yani biz bir ürün üretiyoruz, bir tarım ürünü ve bu ürettiğimiz tarım ürününün %90’ını ihracata gönderiyoruz. Yani dünyanın 100’den fazla ülkesine bu ürünü gönderiyoruz. O zaman alıcının, yani ithalatçıların ve yabancı ülkelerin de dâhil olmak üzere, iş piyasasında insan sağlığına önem verecek şekilde tedbir almamız gerekiyor. Bu kalıntıların ihracata büyük zarar verdiğinin farkında olup, özellikle bu hususta ilaçlama dönemlerinde daha dikkatli davranmamız gerektiğini ifade edeyim öncelikle. Tabii buradan üreticilerimize şunu söyleyeyim: Kullandığımız ve doğru zamanda kullanmadığımız, gereksiz kullandığımız her ilaç ihracata zarar verdiğini mutlaka buradan ifade edeyim. Her üretici, kendi ilçelerinde, gerekirse merkezde de, ilde mutlaka ilaçlama dönemlerinde doğru zamanda ve doğru ilacı kullanma hususunda Tarım İl Müdürlüklerimize, Tarım İlçe Müdürlüklerine mutlaka buradan müracaat etmelerini hassaten rica ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Her yanlış ilaç ihracatı tehdit ediyor”
İlaç kullanım dönemlerine dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Özcan, “Bununla beraber, özellikle üreticinin ilaç temininde müracaat ettiği ilaç satış noktalarında, oradaki ziraat mühendislerinin gözetiminde ilaç almaları ve oradaki ziraat mühendisi arkadaşların da ilaç kalıntılarıyla ilgili daha doğru ilaçları onlara tavsiye etmelerini rica ediyoruz. Bakın, bu gerçekten çok önemli. Biz bütün kurum ve kurullarla iyi bir koordinasyonla ancak bu krizi atlatabiliriz. Yani zincirin halkalarından bir tanesi eğer eksik olursa, biz bu krizi doğru yönetemeyiz. Yani üretici mutlaka Tarım İl Müdürlüklerine, Tarım İlçe Müdürlüklerine müracaat etmeli. Buradaki arkadaşlarımız çok donanımlı, çok birikimli. Hangi ilaçları hangi dönemde, hangi zamanda, nasıl kullanması gerektiği ile ilgili bir tavsiye almalı ve oralarda ilaç defterlerini mutlaka temin edip, bunun üzerinden kullandığı ilaçları da raporlamalı. Özellikle ilaç satış noktaları da çok gereksiz ve anlamsız, ilaç kalıntılarına sebep olacak ilaçları tavsiye etmeleri hususunda mutlaka daha dikkatli olmaları gerektiğini de buradan ifade edelim, ifade etmek zorundayız. Aksi takdirde, kullandığınız her yanlış ilaç ihracata zarar verdiğini hep beraber önümüzdeki dönemlerde de göreceğiz. Bundan bir süre önce, özellikle okra toksinden ciddi bir sıkıntı yaşadığımızı, artık yabancı alıcıların pestisit tahlilleri istediğini unutmayalım. Yani bu pestisit tahlilleri, özellikle kayısı ihracatında çok ciddi anlamda bizleri zor durumda bırakacak. Bu da hem şehrin ekonomisine, hem bölge ekonomisine, hem de ülke ekonomisine ciddi anlamda bir zarar anlamına gelir. Biz mutlaka bu hususta iyi bir koordinasyonla, bütün taraflar, bütün paydaşlar; üretici, ziraat mühendisleri, Tarım İl Müdürlüğümüz, Ticaret Borsası, Ziraat Odaları, mutlaka topyekûn ilaç kalıntılarıyla mücadelede bu yılı bir milat yılı olarak ilan edeceğiz ve bununla ilgili de kararlı bir şekilde sahada uygulamalarda da takip etmek zorundayız. Artık böyle bir döneme gidiyoruz. Zaten iklim değişikliğinden kaynaklanan, gerek ilkbahar geç donları, gerekse sağanak yağmur geçişlerinde ürün kayıplarıyla karşı karşıya kalıyoruz ve bu dönemde de özellikle ilaçla bununla mücadele ettiğini düşünerek bir üretici, çok anlamsız ve gereksiz ilaçlar kullanmak zorunda kalıyor.” açıklamasını yaptı.
“Doğru ilaç, doğru dozda, doğru zamanda kullanılmalı”
Çağla döneminden sonra riskin arttığını vurgulayan Özcan, “Her gereksiz ilaç, doğru zamanda kullanılmayan her ilacın kayısıya zarar verdiğinin farkında olmak lazım. Konu çok fazla ilaç kullanmak değildir. Çok fazla ilaçlama yapmak sorunu çözmüyor. Doğru zamanda, doğru ilacı ve doğru miktarda kullanarak ancak sorunu aslında çözebiliriz. Aksi takdirde, buradaki uygulamaları çok klasik, komşudan aldığınız bilgiler veya ısmarlama ilaçlamalar yaparak aslında sorunu büyütmüş oluruz. Biz bu yıl, özellikle Ticaret Borsası olarak, hem yaş kayısıda hem kuru kayısıda, bakın tekrar ediyoruz, ilaç kalıntılarına dikkat çekmek hususunda sıralı toplantılar yapmaya devam edeceğiz. Mutlaka bu ürünün bir ihracat ürünü olduğunu düşünerek, attığınız her ilacın, yani meyveyi sağlıklı bir şekilde ihracata hazırlama döneminde kullandığınız her ilaca mutlaka dikkat etmeniz hususunu buradan ifade ediyorum. Özellikle meyve bağlama dönemi, bizim ‘çağla’ diye adlandırdığımız, yani meyve bağlama döneminde attığınız her ilacın kayısının cildinde büyük hasarlara yol açtığı ve kalıntılara sebep olduğunu da mutlaka göz önünde bulunduralım. Tarım İl Müdürlüklerimize müracaat edelim. Oralarda yetkili arkadaşların ilaçlama hususunda size önerdiği ilaçları ve miktarları, doğru zamanda kullanımıyla ilgili mutlaka bir yol haritası koyalım. Özellikle ilaç satış noktalarında da ziraat mühendislerimizin gözetiminde, mutlaka daha çok ilaç kalıntılarına sebep olmayacak ama meyveyi de muhafaza edebilecek ilaçları kullanma hususunda herkesten bir hassasiyet bekliyoruz. Özellikle üreticimizi de bu anlamda bize yardımcı olması hususunda kendilerinden önemle rica ediyoruz. Ama konunun bütün paydaşlarının da bu konuya dikkat çekerek, mutlaka Ziraat Odalarının, Tarım İl Müdürlüğümüzün ki zaten şu anda konunun en önemli aktörü sahada çalışıyor kısa bir süre sonra broşürler dağıtacağız. Bu broşürlerle beraber afişler yaptırıyoruz. Bu afişleri de üretim merkezlerimizde, lokasyonlarda, belirli lokal yerlere asacağız. O afişlerdeki uygulamalara da mutlaka dikkat etmelerini buradan hassaten rica ediyoruz.” şeklinde konuştu.